YASLARIMIZ
Tefenni’de bir evden yas sesi duyuluyorsa, o evden ya cenaze çıkacak ya da gelin kız gidecektir. Bu sözler, genellikle bir acı veya kayıp yaşandığında, özellikle kadınlar tarafından dile getirilir. Tefenni’nin kültürünü, örf ve adetlerini yansıtan yaslar, çok eski zamanlardan günümüze kadar ulaşmıştır. Her ne kadar yas edenlerin sayısı azalsa da, ninelerimizden, annelerimizden duyduğumuz bu yaslar hâlâ kulaklarımızda çınlar. Duygu yüklü bir şekilde söylenen bu yasların sözleri nasıl yazıldı, nasıl bu kadar etkileyici bir şekilde ifade edildi, bilinmez. Kimin kime aktardığı da meçhul. Kına gecesi sonrası yakılan yaslarda ise genellikle kızın ailesine, özellikle babasına karşı bir isyan göze çarpar.
Oturdumda kalkamadım yerimden
Ayaz aldı bedenimden belimden
Korkar idim gurbetten ölümden
O da geldi bizim başta kışladı
Yağmur yağıp şıpırtısı olmadan
Al yorganımın pavrazları solmadan
Ben anama, anam bana doymadan
Nasıl vereğim kara yerlere kıymadan
Evimizin ardı ufak yongalı
Avlumuzun içi çifte yengeli
Benmiydim buba, ara yerin engeli
Ben gidemde beliki aranız dengelir
Güde güde koyunları getirdim
Getirdimde dam ardına yatırdım
Yaz günleri bubama güttümde
Kış günü bubamı yitirdim
Odanın yazgısını kaldırma anam
Gelen Misafiri geri döndürme anam
Benim yokluğumu ellere bildirme anam
Ablam oturmuş kahve pişirir
Kahvenin köpüğünü yere taşırır
Babam sevdiği kızını yanına oturtur
Sevmediğini yedi dağa aşırır
Koca kapılardan bak otur anam
Elini beline koy otur anam
Kızım gelcek diye bak otur anam
Kızının gelmesi mahşere kaldı anam
Çekiverin al atımı binek daşına
Ellerim erişmiyor eğer başına
Ünlen buban tutsun başına
Bubam yoksa abem gelsin başıma
Yaylacılar yaylaya göçtümü
Akkoyunlar kuzusunu seçtimi
Buba beni ufak yaşta gelin ettin
Atı verdin gurbet ellere
Çıktım gurbet ele geri gelinmez
Kimler öldü kimler kaldı bilinmez
Ölsem buralarda gözüm yumulmaz
Ölüm ver allahım ayrılık verme
Teperim teperim tepem delimez.
Cikarin bakarim silam gorunmez.
Tararım saçımı ören bulunmaz.
Iki boldum ativerdim ardima.
Cekiverin al atımı binek daşına
Ellerim erişmiyo eğer başına
Ünnen bubam tutsun atın başına
Buban yoksa abem gelsin yanıma
Evimizin önü bir dönüm bırçak
Saçımı söktüler geldi bir gucak.
Yaban elden gına gelmiş yanıcek
Ben yakınmam akrenlerin yakınsın.
Çıktım gurbet ele geri gelinmez
Kimler öldü kimler kaldı bilinmez
Ölsem burularda gözüm yumulmaz
Ölüm ver Allah'ım ayrılık verme.
Goca kapılardan bak otur anam
Elini beline koy otur anam
Kızım gelicek diye bak otur anam
Kızının gelmesi mahşere galdı ay anam
Aşağıdan gelir yedi yük saman,
Seyidip önüne geçtiğin zaman,
Anam akran lamı gördüğün zaman,
Aklın deli olur kendin perişan
Karlı dağların arkası boş değil
Gülsem oynasam da gönlüm hoş değil
Kahpe gurbet çekilecek iş değil
Ana gızın çokmuydu
Bu gızın sana yükmüydü
Gırılası emmilerim
Heç oğlunuz yokmuydu
Yaylacılar yaylasına göcdümüü
Akgoyunlar guzusunu secdimi
Buba beni gelin ettin elleree
atıvedin gurbet yerlere oofff
Gurbetin yolunda söktüm saçımı
Nedir anam bilemedim suçumu
Pek gücükken sarıverdin göçümü
Pek güccükken sarışına ne deyim
Sular edip serpişine ne deyim.
Şu garşıya gara çadır gurmuşlar
Ak eline al kınalar sürmüşler.
Ben gelmeden seni gelin etmişler.
Daha senin gelin olman geride
Daha senin düğün tutman geride.
Evimizin önü armıt alanı
Üstümüzde dönen barıt dumanı
Gelivermiş ayrılığın zamanı
Ağla anam ağla ayrılmayalım
Ayrılıp ayrılıp el olmayalılım
Anam ektiğin bostan bitti mi
Uzun uzun kollarını attı mı
Yemediğim ekmeğin aşın arttı mı
Ben gidiyom kaldır anam kaşını
Ben gidiyor artır anam aşını
Burdur'dan aldım yaprak kınayı
Bezirgandan aldım tüürlü veleyi,
Yakma yengen yakma tuzsuz kınayı;
Ak ellerim kına istemez.
Çıkası gözlerim sürme istemez..
Dülbendimi yüsün anam suyunu atmasın
Menevişli güpemi yad ellere takmasın;
Gizim gelir diyecik yollara bakmasın,
Kızın gelmesi mahşere kaldı,
Bubamın ekdiği bostan bitti?
Kol kol olup etrafına attımı?
Ben gidince bubam ekmeği artırımı?
Mehelm idim yad ellere yabana?
Mehel ettin atıverdin ellere...
Sular ettin seriverdin yerlere...
Biçerim orağı ederim deste
Düşerim ellere olurum hasta;
El evine gidiyorum gözlerim yaşta;
Sizde ağlayın durmayın kızlar;
Hep yüreciğiniz birden sızlar;
DERLEYEN:Ahmet Korkmaz
1929 yılında Tefenni, ardı ardına yaşanan cinayetlerle sarsılıyordu. Daha beş kişinin ölümüyle sonuçlanan cinayetin acısı dinmemişken, kasaba bir kez daha çarşının ortasında işlenen korkunç bir cinayetle irkildi. Bu kez kurban, kasabanın önde gelen isimlerinden, 35 yaşındaki Gazeteci Osman Nuri Bey’di.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Tefenni Meslek Yüksekokulu, 2024-2025 Akademik Yılı Mezuniyet Töreni’ni büyük bir coşkuyla gerçekleştirdi
Antalya’da 14-18 Mayıs 2025 tarihleri arasında düzenlenen Türkiye Açık WAKO Dünya Kupası’nda, Tefenni’nin genç yetenekleri Minel Su Şimşek ve Öykü Zeynep Arslan, kendi kategorilerinde dünya üçüncülüğü kazanarak büyük bir başarı elde etti.
Burdur’un Halıcılar köyünde bir şahsın keçi ağılında tüfekle vurulmuş halde bulunmasına ilişkin 1’i tutuklu 3 kardeşin yargılandığı davanın karar duruşmasında tutuklu sanık müebbet hapis cezasına çarptırılırken tutuksuz yargılanan sanık kardeşler beraat etti.
Burdur Merkez 1933 Avcılar Balıkçılar Derneği tarafından bu yıl da düzenlenen “Fermalı Av Köpekleri Irk ve Mera Yarışması”,
Ünlü sinema sanatçısı Sait Genay, "Mektup" adlı kısa filmin çekimleri için Burdur ili Ağlasun ilçesine geldi.